Hayat Öyküsü…
İnsanın ömrü sayfalara sığmaz aslında. Şairin dediği gibi: 'Dünya malın senin olsun bir dost, bir post yeter bana.' Ne mal ister insan, ne mülk…
İnsanın ömrü sayfalara sığmaz aslında. Şairin dediği gibi: 'Dünya malın senin olsun; bir dost, bir post yeter bana.' Ne mal ister insan, ne mülk…
Bir dostun tesellisi yeter bana, insan en çok acı gününde dost arar. selam olsun dar gününde yanımızda olan dostlara, kimse ölümsüz değildir ki. Her geçen gün dalından bir yaprak düşer; gökyüzünden bir yıldız kayar.
Kardeşimi kaybettikten sonra daha iyi anladım ki, dünyadaki her şey bir anda boş oluveriyor. Bir sabah vardı, ertesi gün toprağa karıştı gitti. Sanki hiç kardeşim olmamış gibi, sanki hiç yaşamamış gibi… Bir rüya misali. Geriye sadece anılar, hatıralar ve dostların tesellisi kaldı.
Kardeşim Mahmut mert yürekliydi; gözü tok, gönlü geniş bir insandı. Misafiri severdi; yedirir, içirir, ekmeğini bölüşürdü. Çocuk yaşlarda sürüyü yayar, çobanlık yapar; arkadaşlarına sahip çıkardı. Duygu dolu bir hayatın içinde, yaşamın yüküyle mücadele etti.
Bir köşe yazısında okumuştum:' Eğer köylünün yüklediği yük dengeli olsaydı, dağların taşı gurbet görmezdi.'
Mahmut da günün şartlarıyla gurbete, İstanbul'a savrulanlardandı. Birkaç yıl küçük bir ticaret yaptı ama o şehirde tutunacak bir dal bulamadı. Kalbinin yarısı hep memleketinde kaldı. Doğup büyüdüğü toprakların kokusunu, yaylasının suyunu, havasını; ailesini, arkadaşlarını özledi. Bu çağrı onu yeniden köye döndürdü.
Ve sonunda çocukluğunda sevdiği işe, hayvancılığa geri döndü. Hayvanları severdi; kendi aç kalırdı da onları aç bırakmazdı. Yaylalara çadır kurdu, bu dağlar benimdir misali sürüsünü götürdü. En büyük hayallerinden biri misafir ağırlamaktı; dostuna arkadaşına herkese sofrasını açar, yedirir içirirdi. sohbet eder, espiri yapardı, hani o espiri yapan Mahmut..
Bu yaşam onu yeniden hayata bağladı. Ardından küçük de olsa büyükbaş hayvancılık işletmesini kurdu. 'Çileli günler geride kaldı,' derken az da olsa rahata kavuşmuştu.
Ama kaderin başka planı vardı…
Amansız bir hastalığa yakalandı. dört yıl boyunca umutla doktor, doktor gezdi. Kim ne dediyse denedi. Çaresizliğin kapısından defalarca geçti… Ve sonunda hastalığa yenik düştü. Hayalleri, yapacağı
İşler, ailesinin başında kalma isteği yarım kaldı. Erken bir ölüm, sevenlerini yasa boğdu. Geriye sadece anıları kaldı…
Boş kalan bu hayat, onun hatıralarıyla yaşamaya devam edecek.
Canım kardeşim çok üzgünüz