Hamit KİRAZ

Malatya Üreticisi Destek Bekliyor, Piyasalar Alarm Veriyor

Hamit KİRAZ

         Kiraz” Bu yıl özelinde sulama birliklerinin ve sulamada kullanılan elektriğin ücretleri alınmasın ki üretici ağaçlarına bakabilsin, üretimden kopmasın”

Hamit KİRAZ’ın Kaleminden…

       Malatya piyasası iflasın eşiğinde. İç ve dış piyasada ekonomiye ciddi katkı sağlayan, birçok ülkeye ihraç edilen altın kayısımız bu yıl yok. Yokluğun acısı her geçen gün daha da derinleşiyor.

        12 Nisan’da yaşanan zirai don felaketi, Türkiye’nin birçok ilini etkiledi. Ancak Malatya’da durum çok daha ağır. Ekonominin temelini oluşturan ürünler — başta kayısı olmak üzere Yeşilyurt’un dalbastı kirazı, Banazı’nın siyah kurutmalık üzümü, Doğanşehir’in elması, Arapgir’in köhne üzümü ve Hekimhan’ın cevizi — büyük ölçüde zarar gördü, yandı, yok oldu. Eğer bu ürünler yanmamış olsaydı, bugün piyasalar daha canlı, insanlar daha umutlu olacaktı. Herkes kazanacak, alın terinin karşılığını alacaktı.

       Bugün üretici, “Düğün mü yaparım, arabamı mı yenilerim, ev mi alırım, borçlarımı mı öderim?” sorularını sormayı bırakmış durumda. Artık tek beklentisi, yaptığı masrafı, bakım giderlerini ve geçimini karşılayabilmek.

        Devletten destek bekleniyor, ancak hâlâ net bir açıklama yapılmış değil. Herkes “destek gelecek” denilerek oyalandığını hissediyor. Bizim köyde anlatılan bir hikâye gibi: Eskiden köyde bir kadı dayı varmış, her aldığı hayvan için ‘Cuma öderim’ dermiş. Cuma geldiğinde ise ‘Ben bir sonraki Cumayı demiştim’ diye ertelermiş. Şimdi biz de merak ediyoruz: Devletin vereceği destek hangi cumaya kaldı?

           Yine köyden bir örnekle bitirelim: Hayvancılıkla uğraşanlar bilir; kısır ya da erkek hayvanlar satılır, bir çelikçi gelir, alır, pazara götürüp satar. Bir gün çelikçi babama hayvanları sattığını ama zarar ettiğini söyledi.

        Babam, “Zararını düş, kalanını ver,” dedi. Sonra da sordu: “Kar etseydin ne kadar kâra razı olurdun?” Çelikçi, “Bu kadar kâr etsem yeterdi,” dedi. Babam da cevabı yapıştırdı: “O zaman o kârı da senin, kalanını ver.”

         Biz de sosyal devletin görevini hatırlatarak diyoruz ki: Devletten kâr istemiyoruz, sadece zararımızı karşılasın. Bu yıl özelinde sulama birliklerinin ve sulamada kullanılan elektriğin ücretleri alınmasın ki üretici ağaçlarına bakabilsin, üretimden kopmasın.

Üretici ayakta kalamazsa, Malatya da, Türkiye de kaybeder.
 

Yazarın Diğer Yazıları