At Sevgisinden Nalbantçılığa Giden Hayat Hikayesi

Küçük yaşlarda başlayan At Sevgisi 32 Yaşındaki Muhammet Fatih Uğurlu'yu Nalbant olarak Türkiye'de hayatının ayrılmaz bir mesleği olarak bütünleştirmiş.

PAYLAŞ
Malatya Derin Haber - Kayhan İNCEOĞLU

         Küçük yaşlarda başlayan At Sevgisi 32 Yaşındaki Muhammet Fatih Uğurlu’yu Nalbant olarak Türkiye’de hayatının ayrılmaz bir mesleği olarak bütünleştirmiş. 

        Çevirdiği Tarihi filmler ile Ünlü aktör Cüneyt Arkın’ın filmlerini seyrederek esinlendiği At merakı Nevşehir'e bağlı Göre beldesinde 1990 yılında dünyaya gelmiş Muhammet Fatih Uğurlu’yu günümüzde sayıları parmakla gösterilecek kadar az olan Nalbantlık mesleğini yapmaya yönlendirmiş.  

       12 yıldır Nalbantlık  yapan ve Türkiye’de sayısız illere giderek at çiftliklerinde Nalbantlık mesleğini icra edip Atlar ile ilgilenen,  Okul Hayatında ise Üniversiteye atçılık ve antrenörlüğü bölümünü kazanmış olmasına rağmen Okulun  mesleki olarak yetersizliğine inandığı için üniversite hayatını noktalamış.

       Sonrasında ise Antalya'da ikamet eden Fransız bir Nalbant’ın yanında 2 yıl çıraklık eğitimi alan ve ustasından icazet alarak ferdi Nalbantlığa geçiş yapıp kendi işini yapmaya başlamış. Nalbantlık genelde aileden gelen bir meslek olarak bilinir ama Muhammet Fatih Uğurlu’nun ailesinde hiç nalbant yok.

           Fatih Uğurlu tesadüfler silsilesi ile kendini bu mesleğin içinde bulduğunu söylüyor. Nalbantlığı seçmesinde Atlara olan sevgisinin çocukluktan  beri olduğunu, rahmetli Cüneyt Arkın’ın filmlerine bakarak At sevgisi ile  bir çocukluk geçirdiğini dile getiriyor. At sevgisi zamanla daha da artarak mesleğinde bu duruma gelmesini ve günün 18 saatini Atlarla geçirdiğini belirterek yaptığı işten zevk aldığını belirtiyor.

         Nalbantlık mesleği çoğu kişinin bilmediği bilenlerin ise genelde yadırgadığı bir meslek olduğunu belirten Nalbant Muhammed Fatih Uğurlu Bu sebepten dolayı artık çok az Nalbant olduğunu belirtiyor.

          Fatih Uğurlu”  bu mesleği yapmak için atları sevmek değil resmen aşık olmak gerekiyor. Çünkü zor bir meslek olmasının yanında bir o kadar da tehlikeli. Nalbantlık mesleğini icra etmek için en önemli şey el yeteneğinin iyi olması. Bununda çocukluktan gelen bir yeteneğin olduğunu düşünüyorum.”

        Bir diğer özelliğinin çocukluğunda ahşap işlerine ilgi duyar amatör şekilde ağaç oymacılığı yaparak küçük tekneler yaparak oynadığını bellerden Fatih Uğurlu” sanıyorum ki mesleğimde ilerlememe en çok katkıyı bu yeteneğimin sağladığına inanıyorum. 

         Şuan Türkiye'nin 15-16 ilindeki binicilik çiftliklerine mobil olarak giderek oradaki atların nal ihtiyaçlarını karşılıyorum. Aylık olarak 150-200 civarında at nallıyorum. Bu meslekte çırak bulmak bulduğumuz kişinin devam etmesi çok zor oluyor. İşin zorluğu insanları meslekten caydırıyor malesef. 

       Umarım ilerleyen yıllarda nalbantlık mesleği hak ettiği değeri bulur ve daha da çoğalır. Benim gençlere en büyük tavsiyem hangi meslek dalında olursa olsunlar yaptıkları işi parası için değil sevdiği için yapmaları ve her zaman ilk prensiplerini kalite olmasıdır. 

        Çünkü severek yaptığınız kaliteli bir işçilik her zaman kazandırır ama yürümeden koşmayı düşünmesinler. Bu röportaj için sizlere Teşekkür ediyorum. Severek geldiğim Malatya'daki Karataş Çiftliğinde Başta İsmail Karataş’a ve tüm dostlarıma selamlarımı iletiyorum.” 
 

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN