- Haberler
- Özel Haber
- Erdemin Yerini Alan Ucuzluk: Malatya Neden Kaybediyor?
Erdemin Yerini Alan Ucuzluk: Malatya Neden Kaybediyor?
Malatya'yı Karıştırmak İhanettir, Satılık Kalemlere Prim Vermek Zaafiyettir
Kayhan İNCEOĞLU’nun Kaleminden…
Bu memlekette bazı insanlar var ki, hatası ortadayken özür dilemeyi bir erdem değil, bir zayıflık göstergesi sanıyor. Onlara göre geri adım atmak, küçülmek demek. Oysa gerçek büyüklük, hatasını kabul edip telafi edebilme cesaretinde saklıdır. Ne yazık ki, bu yanılgının bedelini sadece bireyler değil, tüm şehir ödüyor.
Malatya’nın yıllardır yaşadığı kayıpların temelinde, işte bu kibirli anlayış yatıyor. Makamı hizmet yeri değil, güç alanı olarak görenlerin, "ben bilirim" diyerek istişareden kaçanların, "hata yaptım" demeyi gururlarına yediremeyenlerin şehirde bıraktığı izler derin.
Yapılan hatalar örtbas edilmeye çalışıldıkça, doğruyu söyleyenler dışlandıkça, makamlar erdemli insanların değil, ucuz hesapların adresi haline geliyor.
Oysa yöneticilik; kibirle değil, tevazu ile yürütülür. Hatayı kabul etmek, özür dilemek bir zafiyet değil, olgunluğun en açık göstergesidir. Bir şehir, hata yapan ama hatasından ders çıkaranlarla büyür; hatasını inkâr edenlerle değil.
Malatya’nın yeniden ayağa kalkması için öncelikle bu anlayışın değişmesi gerekiyor. Çünkü bir toplumda özür dilemek ayıp, sorumluluk almak zayıflık sayılıyorsa; orada adalet, liyakat ve vicdan da yavaş, yavaş kaybolur.
Gerçek erdem, her zaman haklı görünmekte değil; gerektiğinde yanlışını kabul edebilmekte gizlidir.
Malatya’nın kazanmaya başlaması için, önce bazı insanların kendilerini kaybetmesi gerekiyor - kibirlerini, inatlarını ve ucuz gururlarını.
MALATYA’YI KARIŞTIRMAK İHANETTİR, SATILIK KALEMLERE PRİM VERMEK ZAAFİYETTİR
Malatya, zor günlerden geçen ama her defasında küllerinden doğmayı bilen bir şehir. Ancak ne yazık ki zaman, zaman bu kadim şehri kendi çıkarları uğruna karıştırmak isteyenler çıkıyor. Fitne, dedikodu ve sahte söylemler, Dedikodular ve haberlerle kamuoyunu yönlendirmeye çalışanlar, Malatya’nın değil, kendi küçük hesaplarının peşindeler.
Oysa bu toprakların insanı, birliğin, kardeşliğin ve vefanın ne demek olduğunu iyi bilir. Malatya’da Güçlü kalemler her zaman vardır, lakin gerçek gazetecilik yapanlara da sahip çıkmak önemlidir.
Unutulmamalıdır ki, Malatya’yı karıştırmak isteyenlerin niyeti, şehri değil, huzuru yıkmaktır.
Ve satılık kalemlere prim vermek, sadece o kirli oyunun bir parçası olmaktır. Bilip bilmeden bu oyunlara alet olmak ise tamamen yanlıştır.
Bu şehir; doğruyu yazan, haklının yanında duran, kalemini vicdanla yoğuran insanlarla büyür. Yalanla, iftirayla, kinle beslenenlerin kalemleri ise ne kadar parlak görünürse görünsün, sonunda karanlığa hizmet eder.
Gerçek güç; makamda değil, doğrulukta ve samimiyette gizlidir. Gerçek ihanet ise; Malatya’nın birliğini bozmak, halkın güvenini sarsmak, fitneye sessiz kalmaktır.
Bugün herkesin görevi nettir: Birlikten yana olmak, satılık kalemlere değil, hakikate prim vermek. Çünkü Malatya’nın geleceği; dürüstlerin, vicdanlıların ve emanete sahip çıkanların ellerindedir.
Bakmadan Geçme