Eski Çırmıktıya noldu??

Eskiler derdi ki; Dünya dediğin ağaç gölgesi gibi, bir o yana bir bu yana döner. Sanki tamda eski Çırmıktı (Yeşilyurt ) için söylemişler.

Eskiler derdi ki;

Dünya dediğin ağaç gölgesi gibi, bir o yana bir bu yana döner.

Sanki tamda eski Çırmıktı (Yeşilyurt ) için söylemişler.

Ali Kızıltuğ'un söylediği gibi;

Ben ağayım ben paşayım diyenler kapıları kitlemiş gel hele gel...

40 senelik ağaçları kurumuş kalmış.

Bizim Çırmıktı tanınmıyor gel hele gel...

Çırmıktının eski sokak aralarında evlerin altında şakır şakır çalışan dokuma tezgahları.

Köylerden gelip zarğasını öğütmek için saatlerce sıra bekleyen su değirmenleri.

Hanı Çırmıktının arsası (buğday)pazarı meydanı mezbahanesi.

Hanları, hamamları.

Nalbantçı Mevlit Demirci Yusuf'u.

Gavur Hacı'nın sineması.

Kalaycı Hacı dayı, Yemenici Şaban Emi.

Çırmıktı çarşısı yukarı doğru sıra sıra dükkanlar.

Terzi Duranı, Çil Hasan.

Leblebici tosunoğları...

Dükkanların önünde çürük tarafı bıçakla alınıp yarım elmaları satan Emikoğlu .

Beydağının eteğinde yere gömdüğü karı Haziran Temmuz ayında eşeklerle getirip çarşıda satan Çako Dayı.

Hani Çırmıktının Sünnetçisi Sağır Emmisi ve Alocağı.

Çırmıktının manevi değerleri bir bir kaybolunca.

Madi geliride yok oldu.

Neyse ki Yeşilyurt Gündüzbey'le yükselen iç turizmle, restorantıyla mesire yeri çay bahçesiyle park yerleriyle teselli bulalım...

ÇOK OKUNANLAR
BUNLARA DA BAKIN
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR